Avrupa Konseyi Raoul Wallenberg İnsani Yardım Ödülü'nün sahibi Elmas Arus, Romanlar'ın çok iyiyi görmedikleri için her koşulda gülümsediklerini söyledi... T.Ü Edirne Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Halkla İlişkiler ve Tanıtım Programı öğrencilerinin uygulama etkinliğinde konuşan Arus, gençlerin sorularına içtenlikli ve ilginç yanıtlar verdi...

Avrupa Konseyi Raoul Wallenberg İnsani Yardım Ödülü'nün sahibi Elmas Arus, Romanlar'ın çok iyiyi görmedikleri için her koşulda gülümsediklerini söyledi. Trakya Üniversitesi (T.Ü.) Edirne Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Halkla İlişkiler ve Tanıtım Programı öğrencilerinin uygulama etkinliğinde konuşan Arus, gençlerin sorularına içtenlikli ve ilginç yanıtlar verdi. Arus'un çektiği 'Buçuk' isimli belgeselin de gösterildiği etkinlik, Edirne Roman Eğitim Gönüllüleri Derneği 'Çoşkunsu Müzik Grubu'nun müzik ve dans gösterisi ile başladı.

Türkan Sabancı Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen etkinlikte, Yönetmen Arus, belgeseli hangi düşünceler sonucu çekme kararı aldığını anlattı. Mezun olduğu T.Ü'nde olmaktan mutlu olduğunu kaydeden Arus, “Edirne'deki öğrencilik yıllarımda ilk defa kendi toplumum dışında farklı bir Roman topluluğu ile karşılaştım. 'Bu kadar aynıysak neden bu kadar farklıyız?' diye düşündüm ve bu belgeseli çekmeye karar verdim. Kısıtlı bütçeyle ve gönüllü arkadaşlarımla yol parası buldukça çekim yapmaya gittik. “ dedi.

Birlikte çalıştığı gönüllü ekiple 2009 yılında 'Sıfır Ayrımcılık Derneği'ni kuran Arus, derneğin amacının da Romanların tanınması, anlaşılması ve birlikte yaşamın kolaylaştırılması olduğunu kaydetti. Yeni projeleri, “Kaçak Hayatlar” isimli belgeseli, Antalya Film Festivaline yetiştireceklerini kaydeden Arus, “Bu belgeselde, Türkiye'de çalışan yabancı kadınlarının sorunları, mağduriyetlerini anlatacağız” dedi. Arus, “Buçuk” belgeselinin çekimleri sırasında Edirne 'Kemikçiler'de yaşadığı bir anısını ise şöyle anlattı.

“Çekim yapmak için Kemikçiler'e gittiğimde beni aralarına almadılar. Bu sırada küçük bir kız çocuğu yüzümdeki beni gördü ve benim de Roman olduğuma karar verdi. Yüzümdeki ben ilk defa işe yaradı. Akrabalarımın da katkısıyla onların içine girdim. Çünkü tanımadıkları insanları aralarına almıyorlar. Ben de akraba ilişkileri üzerinden gittim. Dayım güçlü bir konumdaydı, onu ikna etmeye çalıştım. Çünkü belirli bir konuma gelenler Çingeneliği reddediyor ve bu konunun açılmasını istemiyor. Önce bu düşüncede olanları ikna ettim.

İlişkisiz toplumun içine giremiyorsunuz. Girseniz de size inanmaları zor oluyor. Edirne'den başlattığım belgesel çalışmam sırasında Uğur Yücel'in bana inanarak bütün ekipmanını vermesi çok önemliydi. Kendisine ve bana emeği geçen tüm hocalarıma bu organizasyonu düzenleyen arkadaşlarıma ve hocalarına çok teşekkür ediyorum...”
Türkiye'nin bir çok şehrinden insanla yapılan röportajlar ve hayatlarından görüntülere yer verilen belgeselde, 'Romanlar kimdir, kültürleri, inançları nasıldır, soruları sorularak, diğer insanların onlara nasıl baktığı, kökenlerinin nereden geldiği anlatılıyor ve tüm insanların eşitliği teması ön plana alınıyor.

Yönetmen Arus, gençlerden gelen, “Neden zor şartlarda da yaşasalar da Romanların yüzleri hep güler ve neşelidirler?” sorusuna ise, “Çok iyiyi hiç görmedikleri için kötü ve iyiyi tartamıyorlar. Çünkü yaşadıkları ortamın daha iyisini bilmiyorlar. Hayatları hep öyle olmuş. Yani iyiyi görmüş olsalardı, dönüp geçmişe bakarlar ve yüzleri gülmezdi” yanıtını verdi.

Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Günşen, Meslek Yüksek Okulu Müdürü Doç. Dr. Cengiz Dane ve Edirne Roman Eğitim Gönüllüleri Derneği Başkanı Turan Şallı'nın da izlediği etkinlikte Proje Sorumlusu Öğrenci Özlem Varelci Elmas Arus'a meyve sabunu sepeti ve badem ezmesi tarafında takdim etti. Okul Müdürü Doç. Dr. Cengiz Dane adına da Turan Şallı'ya teşekkür belgesi verildi.

Erhan EKLER

25.12.2014

Kaynak: Edirne Hudut Gazetesi

http://www.hudutgazetesi.com/haber/21207/ustu-nese-alti-dram.html